top of page

Selam ile....

Rakip ideolojiler arasında en Avrupa merkezli olan Faşizm’dir.

Eski-Karanlık Kıta’nın tarihinde sadece bir millete hamledilerek savuşturulamayacak kadar derin kökleri vardır...

Farklı dönemlerde Avrupa’da hakimiyet kurmuş, etkili olmuş, toplumsal karşılığı olan bir ideolojidir...

 

Kısa ömürlü “arızî bir hastalık” değildir. Nitekim, 11 Eylül’ü bahane ederek Amerika ve Avrupa’da yükseltilen İslâm düşmanlığı, “sağ radikalizm” ve faşizm tandanslı aşırılıklar, Batı insanının tabiatında mündemiç dediğimiz hastalıkların arızî olmadığını gösteren, daha derin ve kuşatıcı bir siyasî dönüşümün yaşandığını haber veren gelişmelerdir.

 

İslâm dünyasını tümüyle yıkıma sürükleyecek bir çağın hazırlıkları yapılıyor.

Ocak kızıştığı zaman Türkiye’nin yanında durabilecek sünnî unsurlar birer birer yok edildi. Asıl hedefleri Erdoğan’sız bir Türkiye, Peygambersiz bir İslâm.

Terör, “İslâmofobi” gibi modern klişelere takılıp kalmak Batı’nın dolduruşuna gelmek olur.

 

Bekâ sorunumuzun olduğu doğrudur; 31 Mart seçimleri önemlidir...

Dergimizin piyasaya çıktığında seçimler de neticelenmiş olacak ve sonucun ne olduğunu göreceğiz. Fakat bir gerçek var ki Türkiye ve İslâm’a karşı mevzilenmiş Haçlı-Siyonist ittifakının seferberlik ilânıyla karşı karşıyayız. Çok uyanık olmalı, dik durmalıyız...

 

Bununla birlikte, Batı dünyasının “Evrensel değerler” palavrasıyla üzerimize gelişini ideolojik plân ve seviyede sorgulamamız gerekiyor.

Kapağımızı bu meseleye ayırıyor ve “Evrensel Değerler Mi? Ahlâka Dönüşmüş Yalanlar Bütünü Mü?” diyoruz.

 

Bu sayımızın muhtevasına Mevlüt Koç’un, “Evrensel Değerler mi, Vahşiler Sürüsüne Verilmiş Tavizler mi?” başlıklı yazısıyla giriş yaptık.

 

Kapağımızla doğrudan doğruya bağlantılı olarak son aylarda yaşanan Ayasofya merkezli gelişmeleri değerlendiriyoruz.

 

Yeni Zelanda’da bir Cuma namazı sırasında yaşanan terör saldırısı ve beraberinde yayınlanan “manifesto”nun da tam bu merkezde değerlendirilmesi gerekiyor.

 

Aylık dergisi olarak genç kalemlerimizin çalışmalarına yer vermenin özel memnuniyetini yaşıyoruz. Muzaffer Ayvalıoğlu’nun “Sanata ve Sanatçıya Genel Bir Bakış” başlıklı çalışması, Said Bulut’un Ayasofya üzerine yazısı, Şule Parmak’ın “Hakikatin Peşinde; Felsefe Ve Kelâm” yazısı, Zeynep Salgın’ın “Bağışıklık Sistemi ve Kanser” üzerine araştırması, İbrahim Türkan’ın “Zweig’la Başbaşa” denemesi, Hatice Meryem Gezmen’in sahabe-i kiramdan Hazret-i Dıhye’yi tanıtan anlamlı yazısı bu sayımızda yerini aldı.

 

Bu ayın röportajı Prof. Dr. Süleyman Derin ile tasavvufun mânâ ve önemi üzerine...

M. Taha İnci, merhum Seyyid Ahmed Arvasi’nin “Kendini Arayan İnsan” adlı kitabı üzerine yazdı. Hanife Kındır’ın bu ay da “bir film bir kitap” tavsiyesi var.

 

Hikaye yazarımız Zeynel Abidin’in yeni hikayesi, “Mektuplar”...

 

Ercan Çifci, “İslâm Hikemiyatının Batı’ya Tesiri ve 12. yy. Tercüme Faaliyetleri” başlıklı yazısıyla bir döneme mercek tutuyor.

 

Gelecek sayımızda buluşmak ümidiyle...

 

Aylık Dergisi 175. Sayı

15,00₺Fiyat
    bottom of page